İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince, Marmara Ceza ve İnfaz Kurumları karşısındaki salonda görülen karar duruşmasına, birtakım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise avukatları katılırken, bir kısım tutuksuz sanıklar da bulundukları kentten Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Davada sonucun açıklanmasının öncesinde sanıklara son kelamları soruldu. 27 aydır tutuklu bulunduğunu söyleyen sanık Ercan Ergin, ailesinin yanında olmak istediğini belirterek, tahliye ve beraat talebinde bulundu.
‘HEPSİNİ YAKALAYIP KELEPÇELEDİM’
Meslek ömrü boyunca Hakkari ve Suriye’de epeyce sayıda operasyona katıldığını kaydeden sanık Onur Karan, “Darbe teşebbüsü gününde de hainlerin verdiği buyruklara uymadım ve hepsini yakalayarak kelepçeledim. Mahkemeden o hainleri sevindirmemenizi istiyorum. 27 aydır tutukluyum. Beraatımı ve tahliyemi talep ederim.” dedi. Yaklaşık 2,5 yıldır tutuklu olduğunu belirten sanık Seçkin Sönmez de mahkemenin vereceği sonucun kendilerini ve onları seven insanları etkileyeceğini söz etti.
Duruşmada son kelamları sorulan başka sanıklar, beraatlerine karar verilmesini talep etti.
YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
Davada sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, 38 sanığın “anayasal sistemi ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” hatasından 12,5 yıl ile 15 yıl içinde değişen müddetlerde mahpusla cezalandırılmasına hükmetti. “Silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatinden 2 sanığı 1 yıl 6 ay 22’şer gün mahpus cezasına mahkum eden mahkeme, sanıkların hakkıda kararın açıklanmasını geri bıraktı. Heyet, 2 sanığı da birebir cürümden 6 yıl 3’er ay mahpus cezasına çarptırdı.
Mahkeme, 73 sanık hakkında üzerlerine atılı cürümlerden, “yerine getirilmesi nazaranv gereği mecburî bir buyruğun uygulanması” sebebine ilişkin şartların gerçekleştiği konusunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri nedeni öne sürülerek ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Heyet, 23 sanığın üzerine atılı tüm cürümlerden beraatlerine hükmetti.
Kararla birlikte tutuklu 5 sanığın, haklarında “yurt dışına çıkış yasağı” halinde isimli denetim önlemi uygulanarak tahliyesine karar verildi.
BERAATLERİNİ İSTEDİLER
Duruşmada temel hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, 9 sanığın “anayasayı ihlale yardım” ve “ulaşım araçlarının kaçırılması yahut el konulmasına yardım” kabahatlerinden 24 yıldan 34 yıl 6 aya kadar hapislerini istemişti. Savcı, 20 sanık hakkında üzerlerine atılı kabahatlere rağmen, “yerine getirilmesi nazaranv gereği zarurî bir buyruğun uygulanması” sebebine ilişkin şartların gerçekleştiği konusunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri anlaşıldığından haklarında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmişti.
Sanıklardan 33’ünün “anayasayı ihlale yardım” kabahatinden 22’şer yıl 6’şar aydan 30’ar yıla kadar hapislerini talep eden savcı, sanıklardan 5’inin “silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatinden 7’şer yıl 6’şar aydan 15’er yıla kadar mahpus cezasına çarptırılmalarını talep etmişti.
Savcı, 71 sanığın üzerlerine atılı tüm hatalardan beraatlerini isterken, bu sanıkların kimilerinin sıkıyönetim ilan edildiğini duyduklarına dair bir kanıtın bulunmadığı, amirleri pozisyonundaki şahısların darbe faaliyeti kapsamında verdikleri buyruklarını yerine getirmek istemediklerini gösterir telkinlerde bulunmaları ve haklarında örgütsel bir ilişki olduğuna dair bir tespitin olmaması münasebet gösterilmişti.
‘HEPSİNİ YAKALAYIP KELEPÇELEDİM’
Meslek ömrü boyunca Hakkari ve Suriye’de epeyce sayıda operasyona katıldığını kaydeden sanık Onur Karan, “Darbe teşebbüsü gününde de hainlerin verdiği buyruklara uymadım ve hepsini yakalayarak kelepçeledim. Mahkemeden o hainleri sevindirmemenizi istiyorum. 27 aydır tutukluyum. Beraatımı ve tahliyemi talep ederim.” dedi. Yaklaşık 2,5 yıldır tutuklu olduğunu belirten sanık Seçkin Sönmez de mahkemenin vereceği sonucun kendilerini ve onları seven insanları etkileyeceğini söz etti.
Duruşmada son kelamları sorulan başka sanıklar, beraatlerine karar verilmesini talep etti.
YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
Davada sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, 38 sanığın “anayasal sistemi ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” hatasından 12,5 yıl ile 15 yıl içinde değişen müddetlerde mahpusla cezalandırılmasına hükmetti. “Silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatinden 2 sanığı 1 yıl 6 ay 22’şer gün mahpus cezasına mahkum eden mahkeme, sanıkların hakkıda kararın açıklanmasını geri bıraktı. Heyet, 2 sanığı da birebir cürümden 6 yıl 3’er ay mahpus cezasına çarptırdı.
Mahkeme, 73 sanık hakkında üzerlerine atılı cürümlerden, “yerine getirilmesi nazaranv gereği mecburî bir buyruğun uygulanması” sebebine ilişkin şartların gerçekleştiği konusunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri nedeni öne sürülerek ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Heyet, 23 sanığın üzerine atılı tüm cürümlerden beraatlerine hükmetti.
Kararla birlikte tutuklu 5 sanığın, haklarında “yurt dışına çıkış yasağı” halinde isimli denetim önlemi uygulanarak tahliyesine karar verildi.
BERAATLERİNİ İSTEDİLER
Duruşmada temel hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, 9 sanığın “anayasayı ihlale yardım” ve “ulaşım araçlarının kaçırılması yahut el konulmasına yardım” kabahatlerinden 24 yıldan 34 yıl 6 aya kadar hapislerini istemişti. Savcı, 20 sanık hakkında üzerlerine atılı kabahatlere rağmen, “yerine getirilmesi nazaranv gereği zarurî bir buyruğun uygulanması” sebebine ilişkin şartların gerçekleştiği konusunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri anlaşıldığından haklarında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmişti.
Sanıklardan 33’ünün “anayasayı ihlale yardım” kabahatinden 22’şer yıl 6’şar aydan 30’ar yıla kadar hapislerini talep eden savcı, sanıklardan 5’inin “silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatinden 7’şer yıl 6’şar aydan 15’er yıla kadar mahpus cezasına çarptırılmalarını talep etmişti.
Savcı, 71 sanığın üzerlerine atılı tüm hatalardan beraatlerini isterken, bu sanıkların kimilerinin sıkıyönetim ilan edildiğini duyduklarına dair bir kanıtın bulunmadığı, amirleri pozisyonundaki şahısların darbe faaliyeti kapsamında verdikleri buyruklarını yerine getirmek istemediklerini gösterir telkinlerde bulunmaları ve haklarında örgütsel bir ilişki olduğuna dair bir tespitin olmaması münasebet gösterilmişti.