Enerji geçişine direnen otomobilin belli bir İtalya’sı

flormar

New member
Yeniden başlamanın genel provası. Bu etkinlik, Avrupa’nın otomobil endüstrisiyle ilgili en önemli buluşmalarından biri olan Monaco Otomobil Fuarı’nda gerçekleşiyor; yaz öncesine kadar beklenenden daha zengin ve daha ilginç. Burada Almanlar, Renault ve Peugeot ile gelen Fransızlarla birlikte tüm güçlerini ortaya koydular. Böylece sayıları giderek artan Çinlilere, Avrupa’yı istila etmeye hazır marka ve modellerle karşılık vermeye çalışıyorlar. Ve hepsinden önemlisi, Çin’de üretilen ve eski kıtada satılan otomobillerin yüzdesi dört yılda %2,9’a ulaştı.

Ancak Avrupa’da satışların art arda on ikinci ayda da artmaya devam ettiği (Temmuz’da +%16,7) ve İngiltere, Fransa ve Almanya’nın başı çektiği göz önüne alındığında, herkes bir dereceye kadar büyüyor. İtalya mı? Ağustos ayında rakamlar +%12’yi gösterirken, yılın ilk 8 ayında ülkemiz dördüncü sırada yer alıyor. Almanya’da yüzde 20 olan elektrikli otomobilin payı yüzde 5’e ulaştığında bu sonuncu oluyor. Bu nedenle, yeniden başlama konusunda yavaş olan ülke İtalya’dır ve şu an ile 2035 arasında piyasayı yönlendirmesi gereken “sıfır emisyon” kategorisinde yer almaktadır.

Ancak tam bir iyileşme için gerekli ortamlar mevcut. Model sıkıntısı yok, altyapılar pazar payından farklı olarak büyüyor ancak rakamlar düşük kalıyor. Öte yandan düşük olmayan bir fiyat meselesi mi olacak? Hâlâ niş bir ürün olarak görülen elektrikli otomobillere duyulan güven eksikliği olabilir mi? Enerji tercihlerinde belli bir siyasi kafa karışıklığı mı olacak?

Kısacası İtalya bir kez daha elektrikli, bağlantılı ve sürdürülebilir otomobillerin olduğu bir gelecek ile terk edilmesi zor olan benzinli ve dizel modellerin olduğu bir günümüz arasında bölünmüş görünüyor. İç içe geçen iki yol hâlâ er ya da geç bulunacak bir çözüm arıyor. Ancak o zaman arabanın İtalya’sı gerçekten yeniden başlayacak.







Konular
 
Üst