celikci
New member
TURKOVAC’ın mucidi Prof. Dr. Özdarendeli, birinci sefer konuştu: “Tanıdık bir virüs, yeneriz” dedim
Koronavirüse karşı geliştirilen yerli aşımız TURKOVAC için Faz-3 çalışmaları başladı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nin geliştirdiği aşı adayının ismini geçtiğimiz günlerde duyurmuştu.
Hürriyet’in haberine göre Özdarendeli, birinci aşı çalışmalarının birinci olay daha sonrası çabucak başladığını söyleyerek, “Aşıya çalışmaya birinci doğrulanan korona hadisesi Türkiye’de çıktıktan daha sonrasında başladık. Olay 11 Mart’ta çıktı. Biz çabucak Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış ile bir ortaya geldik. Aşı konusunu konuştuk. Ben çabucak projemi hazırlayıp mart ayı sonunda çalışmalara başladım. aslına bakarsanız burası 2013 yılında kurulmuş Türkiye’nin birinci aşı merkezidir. Memleketler arası standartlarda bir merkez, burada Kırım Kongo çalışmaları da yapıldı.” tabirlerini kullandı.
ENTERESAN TESADÜFÜ ANLATTI
“aslına bakarsan o çalışmaların oluşturduğu birikimin üzerine inşa ettik çalışmalarımızı.” diye profesör, şöyleki devam etti: “Bir de farklı bir tesadüf olabilir. Ben doktora daha sonrası Amerika’da 3 yıl ‘koronavirüs’ üzerine çalıştım. Aşı üzerine değil lakin. Ülkeye 2001’de döndüm. 2003’te Kırım Kongo hadiseleri çıktı. Bu olaylara yönelik çalışmaları başlattık. TÜBİTAK, Sıhhat Bakanlığı ve üniversitenin işbirliğinde bir projemiz vardı. 2010’da o hususta aşı çalışmalarına başladık. 2010’dan itibaren bu aşı çalışmalarımız devam ediyordu. Bu çalışmalardaki deneyimin fazlaca büyük bir olumlu katkısı oldu.”
“TANIDIK BİR VİRÜS, YENEBİLİRİZ’ DİYE DÜŞÜNDÜM”
Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, 2001’de ülkemize döndüğünü belirterek, “daha sonrasında SARS ve MERS gördük. Koronavirüsün bu cins salgınlara yol açabileceğini görmüştük. Ancak bu biçimde büyük bir pandemi beklemiyorduk. Pandemi çıkınca biraz avantajlı olduğumuzu da düşündük. Başımdan ‘En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz’ diye geçirdim.
AŞI ÇALIŞMALARINDA YAŞANAN SÜREÇLER
Birinci olay Türkiye’de çıktığında Rektörümüz Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve çabucak çalışmalara başladık. birinci vakit içinderda virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da süratli yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok süratli bir biçimde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının gözetici olduğunu 2020’nin ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık.” dedi.
ANTİKOR ORANI ÇOK GÜZEL
Özdarendeli ayrıyeten aşının antikor oranının fazlaca uygun bir ortalama yakaladığını söyleyip binlerce istekli ile Faz-3 çalışmalarının devam ettiğini aktardı.
Koronavirüse karşı geliştirilen yerli aşımız TURKOVAC için Faz-3 çalışmaları başladı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nin geliştirdiği aşı adayının ismini geçtiğimiz günlerde duyurmuştu.
Hürriyet’in haberine göre Özdarendeli, birinci aşı çalışmalarının birinci olay daha sonrası çabucak başladığını söyleyerek, “Aşıya çalışmaya birinci doğrulanan korona hadisesi Türkiye’de çıktıktan daha sonrasında başladık. Olay 11 Mart’ta çıktı. Biz çabucak Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış ile bir ortaya geldik. Aşı konusunu konuştuk. Ben çabucak projemi hazırlayıp mart ayı sonunda çalışmalara başladım. aslına bakarsanız burası 2013 yılında kurulmuş Türkiye’nin birinci aşı merkezidir. Memleketler arası standartlarda bir merkez, burada Kırım Kongo çalışmaları da yapıldı.” tabirlerini kullandı.
ENTERESAN TESADÜFÜ ANLATTI
“aslına bakarsan o çalışmaların oluşturduğu birikimin üzerine inşa ettik çalışmalarımızı.” diye profesör, şöyleki devam etti: “Bir de farklı bir tesadüf olabilir. Ben doktora daha sonrası Amerika’da 3 yıl ‘koronavirüs’ üzerine çalıştım. Aşı üzerine değil lakin. Ülkeye 2001’de döndüm. 2003’te Kırım Kongo hadiseleri çıktı. Bu olaylara yönelik çalışmaları başlattık. TÜBİTAK, Sıhhat Bakanlığı ve üniversitenin işbirliğinde bir projemiz vardı. 2010’da o hususta aşı çalışmalarına başladık. 2010’dan itibaren bu aşı çalışmalarımız devam ediyordu. Bu çalışmalardaki deneyimin fazlaca büyük bir olumlu katkısı oldu.”
“TANIDIK BİR VİRÜS, YENEBİLİRİZ’ DİYE DÜŞÜNDÜM”
Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, 2001’de ülkemize döndüğünü belirterek, “daha sonrasında SARS ve MERS gördük. Koronavirüsün bu cins salgınlara yol açabileceğini görmüştük. Ancak bu biçimde büyük bir pandemi beklemiyorduk. Pandemi çıkınca biraz avantajlı olduğumuzu da düşündük. Başımdan ‘En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz’ diye geçirdim.
AŞI ÇALIŞMALARINDA YAŞANAN SÜREÇLER
Birinci olay Türkiye’de çıktığında Rektörümüz Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve çabucak çalışmalara başladık. birinci vakit içinderda virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da süratli yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok süratli bir biçimde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının gözetici olduğunu 2020’nin ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık.” dedi.
ANTİKOR ORANI ÇOK GÜZEL
Özdarendeli ayrıyeten aşının antikor oranının fazlaca uygun bir ortalama yakaladığını söyleyip binlerce istekli ile Faz-3 çalışmalarının devam ettiğini aktardı.