TVNET’te canlı yayınlanan Sert Sorular programında, Taha Hüseyin Karagöz’ün bu haftaki konuğu Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu oldu.
Karamollaoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar:
İBB’de işe alınan PKK’lılar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ben kusura bakmasınlar terörle iltisaklı işçi alımına prestij etmiyorum. Pasaport verilemez ibaresi koydular bana. Üç gün daha sonra kaideler değişti, çabucak verdiler. İftira ettiklerini kabul ettiler. Ben bakanlığın telaffuzlarına nasıl güveneceğim. Çabucak bu isimler mahkemeye verilmeli.
“Hüküm giymişse çalışamayacak diye bir şey yok”
Karagöz’ün “Çoğu karar giymiş cezaevinde yatmış çıkmış şahıslar” tabiri üzerine Karamollaoğlu “Hüküm giymişse çalışamayacak diye bir şey yok” diye konuştu. İçişleri Bakanlığı’nın pasaport sıkıntısıyla ilgili o devir yaptığı “Diplomatik pasaportu başvurusu üzerine üç gün daha sonra kendisine teslim edildi. Rastgele bir şerh yoktur” açıklaması hakkında ise “Bunu yapan yanlışsız söylemiyor” karşılığını verdi.
Genel Lider Yardımcısı Bülent Kaya’nın “Türkiye’nin 13’üncü cumhurbaşkanı bellidir” çıkışı
Bilmem, kendisinin bilgisi var demek ki benim yok. Kim olması konusunda seçmenin tercihine bağlı. Erdoğan’ın devamı biraz sıkıntı üzere gözüküyor. Cumhurbaşkanı adayı için; seçim tarihi alınmadan, adaylar aşikâr olmadan isim söylemek hakikat olmaz.
Kılıçdaroğlu’nun muhtemel adaylığı
Ben şimdiye kadar bunu yenidenladım. İttifaklar koalisyon değil, bugünkü seçim sisteminin getirdiği zorunluluktur. İttifaklar vekillerin sayısının artmasını sağlıyor. Bu yapının gereği. Bundan dolayı şimdiden kanaat getirmek gerçek değil. İddialar üzerinde pek konuşmayı sevmiyorum. Bu spekülasyonlara niçiniyet verir.
Millet İttifakı’nın ortasında ya da haricindeyız diye bir kanaat belirtmedim şimdiye kadar. Cumhur İttifakı’nın adayı Erdoğan üzere gözükmesine karşın, yüzde 1 ihtimal de olsa değişebilir. İttifak konusu muğlak ise adayı belirlemenin yanlış, yıpratıcı olacağını düşünüyorum. Şu anda yanlışsız bulmuyorum. İttifaklar bile değişebilir.
28 Şubatçı kumandanlarla ilgili çıkışı
Söylemek istediğim, kabahat işleyenlerin cezalarının verilmesi ve mani bir durum olsun istemiyorum. Bir ülkenin ordusunun en üst kademesinde bulunanlar kendi yaptıklarıyla bu duruma düşmemeliydiler. Sizin elinizde silah var, ülkeyi yönetenlere farklı hal sergilenmesi beni üzüyor. Türkiye’nin en değerli isimlerinin bu durumda olması beni üzüyor. Bir general var başbakana küfretmiş olağan olarak bunun cezasını çekmesi lazım. Ben bu biçimde teşebbüsleri mazur görüyorum demedim. Bunlar olmamalıydı. Bunlar hükümetin buyruğundadır. Eski generallerden birisi ne yaptık diyor. Daha ne yapacaksınız?
Hasan Damar’ın “İstanbul’u biz kaybettirdik” çıkışı
Hasan Beyefendi, bizim ona reaksiyon göstermemizden dolayı gücendi. Partimizin üst kademesinde bakılırsavi yok. Seçim iptaline gittiğinde biz mutlu olduk, kendimizi ispat edebiliriz diye. Aday gösterip göstermeme konusunu düşündük. İstanbul’da iki çeşitte da kendi adayımız vardı. Tüm seçim bölgelerinde seçime girdik. CHP ve DÜZGÜN Parti bir dayanışma içerisine girdiler. İstanbul’da başka bir aday çıkarmayıp İmamoğlu’na takviye verdiler. Biz ikinci adayımızı çıkardık. yenidenlanan seçimde oylarımız düştü. AK Parti tarafınca CHP adayını desteklediğimiz argüman edildi. Birben fark 800 bine çıktı, bizim oyumuz devede kulak kaldı.
İstanbul’daki idaresi nasıl buluyorsunuz?
İstanbul’da hayatıyorum. Buradaki idarenin performansından epey bilgim yok. Ankara’da bir efor var lakin eleştirel bir beğenilen değilim, değiliz.
HDP İstanbul kongresindeki PKK ve Öcalan sloganları
Öcalan yinelanan seçimler öncesinde iktidar tarafınca prestijli hale getirildiyse öbür tarafınca bu biçimde bir hakkı var. Sayın Cumhurbaşkanı bunu açıkça yaptı. Yanlışsa ikisine de yanlış demeliyiz. Hukuk karşısında herkes eşittir.
“Demirtaş özgür bırakılsın” daveti
Şu an bir karar verilmiş mi verilmemiş mi? Seçime gidilirken hakkında bir karar sonucu yoktu. Yalnızca tutukluydu, cumhurbaşkanı adaylığı için mani bir hal yoktu. TRT kameraları hapishaneye gönderildi ve yayınlandı. bu biçimde bir adalet olmaz dedim. Bir insan aday olabiliyorsa, kanıtlanmış sabit cürmü yok hür olmalı dedim. Ben Demirtaş’ı tanımam bilmem, hiç de konuşmadım. Ben fikir beyan ettim. Tutukluluk süreksiz bir haldir. Cürmü kanıtlanmıyorsa ithamdan ibarettir. Mutlaklaşmış evrakları var ise da takip etmedim. Tutukluluk öteki, karar giymek öteki.
Fatih Erbakan’ın ‘Kongreden üç gün evvel Karamollaoğlu bana kelam verip tutmadı’ çıkışı
Gerçek söylemiyor. Şahitler de gelsinler, onlar da işlerine gelirse palavra söylerler. Ben bu kelamlarına şaştım. Ben kendisini üç defa davet ettim. Kendisine Genel Lider Yardımcılığı verelim birlikte çalışalım dedim. Ablası Zeynep Hanım’la birlikte geldi. Partinin haricinde bir yerde görüştük. Kongrede listede olup olmadığını hatırlamıyorum ancak ben kendisine teklif ettim. Prestij edilmedi, Fatih Beyefendi bunun ardına sığınmasın bu dürüstlük olmaz. Ben babasıyla birlikte 40 yıl çalıştım. Bu beni yalancılıkla itham etmek manasına gelir. Ben palavra söylemem, kimseye de iftirada bulunmam. Kusurla bir şey söylemiş olduysem de özür dilerim. Ayıptır ya, ayıp!
bir daha Refah Partisi’ne ağır kelamlar: Erbakan Hoca’ya ihanet ettiler
bir daha Refah isminin kullanılması hukuken hakikat değil. Kapatılan bir partinin amblemi yahut onunla iltisaklı olduğunu gösteren ibareler kullanılamaz. Bir partinin devamı mahiyetinde bir parti kurulamaz. Başsavcılık aslına bakarsan parti kurulduktan daha sonra 30 sayfalık bir layiha göndermiş. Yanlış bir yola girdiler. Yalnızca bize karşı bir hal sergiliyorlar. Erbakan Hoca, Saadet Partisi’nin Genel Lideri olarak hayata veda etti. Kendisi Refah Partisi’ni bundan dolayı kurdu, cürüm işliyor. Üye sayıları da beni ilgilendirmez ve konuşmak istemiyorum o kadar! Bu arkadaşlar babalarına ihanet ettiler. Kendilerine münasebet üretiyorlar. Bu mevzuyu konuşmayı gerçek bulmuyorum, ne halleri var ise görsünler.
Ayasofya Camii’nin açılışına davet almasına karşın gitmemesi
Gittim, namaz da kıldım. Allah razı olsun. Önemsemediğimiz için açılışa gitmedik. bir daha gideceğim. Değerli bir yeri olan, fethin simgesi bir camidir.
YETERLİ Parti’li Lütfü Türkkan’ın şehit ağabebir daha küfrüne yorum yapmaması
Bu konularda siyasi olarak yorum yapmayı hakikat bulmuyorum. Görüntüsünü izlemedim. Doğruysa ıstırap verici. Gerçek olmama ihtimali olduğu için… Ben polemiğe girmek istemiyorum. Olmayan işler varmış üzere gösteriliyor. İktidar bunu kullanıyor. Bahis hakkında ayrıntılı bilgim olmadığında yorum yapmıyorum. Ben GÜZEL Parti’nin de bunu tasvip edeceğine ihtimal vermiyorum.
Cumhurbaşkanı olsanız dış siyaset stratejisi ve devam eden dev projelere ne olacak?
Her biri farklı ayrı ele alınır. İstanbul Kanalı’nı çabucak bırakırız. Etraf istikametinden bize yararlı olmayacak. Ben ‘yap-işlet-devret’e değil, garantilere karşıyım. YHT projelerinin sonuna yaklaşıldı, onları tamamlarız. Tezkereye dayanak vermedik zira ne olduğu belirli mi? Asker nereye gidecek, hangi yabancı asker gelecek aşikâr değil. Suriye’de barışın bir an evvel kurulmasını istiyoruz. Suriye siyaseti en başından beri yanlıştır.
Cumhur İttifakı’na katılma ihtimaliniz yüzde kaç?
Cumhur İttifakı’na katılma ihtimalimizin yüzdesi değil ne olduğunun ortaya konulması lazım. Bugünkü Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne takviye vermeyiz, ortasında de olmayız. Millet İttifakı’yla bir temasımız var.
HDP ile tıpkı ittifakta olma ihtimalimiz olduğunu şimdilik düşünmüyorum. HDP, Türkiye’de yeri geldiği vakit iktidarın açılım sürecinde kullanıldı. Şu anda HDP maalesef, Meclis’i yönetim ediyor mu Küme Başkanvekili. Bu bir meşruiyet ortasında yürüyor. Bir araç ortasında kullanmak yanlış. Yapay bir tansiyon var ve iktidara yaramıyor. Buna bir tahlil bulunmalı. Terörle uğraşta bir muvaffakiyet el edildi. Son vakit içinderda şehitlerimiz artsa da muvaffakiyet elde edildiği kanaati var.
“Dağı taşı bombalıyorlar, gösteri için Kandil’e bayrak dikecekler” açıklaması
kimi vakit muhakkak bir kontekst ortasında bu biçimde bir söz kullanabilirim lakin şu an hatırlamıyorum.
Kılıçdaroğlu için yaptığı ‘babayiğit’ açıklaması
Sayın Kılıçdaroğlu, CHP tarihinde hiç rastlamadığımız bir açılımın içine girdi. Ezanın Türkçe okunması CHP devrinde olmuştu, fakat 1950 seçimlerinden daha sonrasında ezan haline getirildi. Son vakit içinderda da husus gündeme gelince, Kılıçdaroğlu o ismi (Öztürk Yılmaz) partiden ihraç etti. Biz onu Kılıçdaroğlu’nu Kudüs Mitingine davet ettik yaptığı konuşmada arkadaşlarımız senden daha yiğit konuştu dediler. Parti meclisine birinci kez başörtülü bir bayanı aldı. Tüm bunları sıralarken kendisinin takındığı hallere bakındığımızda, bugüne kadar yapılan yanlışlara misal olsun diye konuştu ve biz eski CHP değiliz dedi. Bu yaklaşımı takdir ettiğimi söylüyorum. Kendisini sorgulayıp yaptığı yanlışları kabul ediyor. Helalleşme çıkışına yapan bir beşere ‘hadi sen de oradan’ denilmez, bu İslam’a uymaz.
Oğuzhan Asiltürk vefat ettiğinde aranız nasıldı?
Oğuzhan Beyefendi, Erbakan Hoca ile de yeri geldiğinde tartıştı. Farklı konularda tıpkı görüşte olmadık lakin arbedede etmedik. Ortada güya uçurum varmış bir ortaya gelemezmişiz üzere bir şey yok. Benim oğlum, Oğuzhan Bey’in kızıyla evli.
Ben Sayın Cumhurbaşkanı ile ne konuştuklarını bilmiyorum. Genel manada neler konuşulduğunu aktardı. Oğuzhan Bey’in daha evvelki seçimlerde, Davutoğlu başbakan iken bir ittifak konusu gündeme gelmişti. O devirde kaç vekil istersiniz denildiğinde, Oğuzhan Beyefendi 20-25 küme kuracak bir sayı istedi. Tayyip Beyefendi ‘hayır’ dedi. Gerisinden Oğuzhan Beyefendi 20 noktasında ısrarcı mısınız dediler. Ben 10’u bile kabul ettim. sonrasındasında bize kapı kapatıldı. Biz AK Parti ile selamlaşamadık bile seçime kadar. Allah’tan kendi listelerimizi hazırlayıp seçime girdik, seçime bile giremiyorduk. Bugüne geldiğimizde bu kelam konusu değil. Bugünkü koşullarda kendi amblemimizle gireriz, bize kapılar açılırsa bir grup tercihlerde bulunabiliriz. Bu sistem değişmeden ittifak olmaz. Yarın ne olur bilemem.
Bugünkü koşullarda 15 gün de olsa, belirlenen seçim tarihindilk evvel seçim şayet olmazsa Erdoğan’ın bir daha aday olma bahtı yok. Demek oluyor ki erken seçim olacak.
LGBT hakkında ne düşüyor?
Biz bunu yanlışsız bulmuyoruz. İstanbul Mukavelesi’ni de bütün olarak kabul etmiyoruz. Değer verdiğimiz hususlar var bayana şiddet üzere. Ailenin korunmasını önemsiyoruz. Başkanlar içinde bu görüşme olmadı.
Sivas olayları size bakılırsa bir katliam mı?
Sivas hadiseleri müthiş bir hadise. Bu hadiselerde yalnızca ben suçlamıştım. Allah’tan ki hadiselerin başında yaptığım konuşma TV’lere yansıyınca üzerimdeki ithamları kaldırdılar. Planlanmış olma ihtimali büyük. O dönemki emniyet, istihbarat müdürünün verdiği bilgidir. Bana bir gün daha sonra geldi. 15 gün evvel çelik kuvvetin üçte birini terör hadiseleri niçiniyle gönderdik dediler. Hadise meydana gelirse müdahale gücümüz kalmadı diye yazdım. Aslında kabahat işledim lakin, vali ve emniyet müdürüne karşı sorumluyum.
Benim dahlim olmaya mevzu niye bu noktaya geliyor üzülüyorum. Benim hatam ne ya? Ben onların bütün ailelerine başsağlığı ilettim. Siz itham edeceksiniz. Allah isteği için bu soruyu emniyet müdürüne bir kere sordular mı? Çarpıtmak için. Mesullerini değil niye beni muhatap alıyorsunuz. Kimse emniyet müdürünü yahut valiyi sorgulamıyor. O toplantıyı ben organize etmedim ki.
Karamollaoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar:
İBB’de işe alınan PKK’lılar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ben kusura bakmasınlar terörle iltisaklı işçi alımına prestij etmiyorum. Pasaport verilemez ibaresi koydular bana. Üç gün daha sonra kaideler değişti, çabucak verdiler. İftira ettiklerini kabul ettiler. Ben bakanlığın telaffuzlarına nasıl güveneceğim. Çabucak bu isimler mahkemeye verilmeli.
“Hüküm giymişse çalışamayacak diye bir şey yok”
Karagöz’ün “Çoğu karar giymiş cezaevinde yatmış çıkmış şahıslar” tabiri üzerine Karamollaoğlu “Hüküm giymişse çalışamayacak diye bir şey yok” diye konuştu. İçişleri Bakanlığı’nın pasaport sıkıntısıyla ilgili o devir yaptığı “Diplomatik pasaportu başvurusu üzerine üç gün daha sonra kendisine teslim edildi. Rastgele bir şerh yoktur” açıklaması hakkında ise “Bunu yapan yanlışsız söylemiyor” karşılığını verdi.
Genel Lider Yardımcısı Bülent Kaya’nın “Türkiye’nin 13’üncü cumhurbaşkanı bellidir” çıkışı
Bilmem, kendisinin bilgisi var demek ki benim yok. Kim olması konusunda seçmenin tercihine bağlı. Erdoğan’ın devamı biraz sıkıntı üzere gözüküyor. Cumhurbaşkanı adayı için; seçim tarihi alınmadan, adaylar aşikâr olmadan isim söylemek hakikat olmaz.
Kılıçdaroğlu’nun muhtemel adaylığı
Ben şimdiye kadar bunu yenidenladım. İttifaklar koalisyon değil, bugünkü seçim sisteminin getirdiği zorunluluktur. İttifaklar vekillerin sayısının artmasını sağlıyor. Bu yapının gereği. Bundan dolayı şimdiden kanaat getirmek gerçek değil. İddialar üzerinde pek konuşmayı sevmiyorum. Bu spekülasyonlara niçiniyet verir.
Millet İttifakı’nın ortasında ya da haricindeyız diye bir kanaat belirtmedim şimdiye kadar. Cumhur İttifakı’nın adayı Erdoğan üzere gözükmesine karşın, yüzde 1 ihtimal de olsa değişebilir. İttifak konusu muğlak ise adayı belirlemenin yanlış, yıpratıcı olacağını düşünüyorum. Şu anda yanlışsız bulmuyorum. İttifaklar bile değişebilir.
28 Şubatçı kumandanlarla ilgili çıkışı
Söylemek istediğim, kabahat işleyenlerin cezalarının verilmesi ve mani bir durum olsun istemiyorum. Bir ülkenin ordusunun en üst kademesinde bulunanlar kendi yaptıklarıyla bu duruma düşmemeliydiler. Sizin elinizde silah var, ülkeyi yönetenlere farklı hal sergilenmesi beni üzüyor. Türkiye’nin en değerli isimlerinin bu durumda olması beni üzüyor. Bir general var başbakana küfretmiş olağan olarak bunun cezasını çekmesi lazım. Ben bu biçimde teşebbüsleri mazur görüyorum demedim. Bunlar olmamalıydı. Bunlar hükümetin buyruğundadır. Eski generallerden birisi ne yaptık diyor. Daha ne yapacaksınız?
Hasan Damar’ın “İstanbul’u biz kaybettirdik” çıkışı
Hasan Beyefendi, bizim ona reaksiyon göstermemizden dolayı gücendi. Partimizin üst kademesinde bakılırsavi yok. Seçim iptaline gittiğinde biz mutlu olduk, kendimizi ispat edebiliriz diye. Aday gösterip göstermeme konusunu düşündük. İstanbul’da iki çeşitte da kendi adayımız vardı. Tüm seçim bölgelerinde seçime girdik. CHP ve DÜZGÜN Parti bir dayanışma içerisine girdiler. İstanbul’da başka bir aday çıkarmayıp İmamoğlu’na takviye verdiler. Biz ikinci adayımızı çıkardık. yenidenlanan seçimde oylarımız düştü. AK Parti tarafınca CHP adayını desteklediğimiz argüman edildi. Birben fark 800 bine çıktı, bizim oyumuz devede kulak kaldı.
İstanbul’daki idaresi nasıl buluyorsunuz?
İstanbul’da hayatıyorum. Buradaki idarenin performansından epey bilgim yok. Ankara’da bir efor var lakin eleştirel bir beğenilen değilim, değiliz.
HDP İstanbul kongresindeki PKK ve Öcalan sloganları
Öcalan yinelanan seçimler öncesinde iktidar tarafınca prestijli hale getirildiyse öbür tarafınca bu biçimde bir hakkı var. Sayın Cumhurbaşkanı bunu açıkça yaptı. Yanlışsa ikisine de yanlış demeliyiz. Hukuk karşısında herkes eşittir.
“Demirtaş özgür bırakılsın” daveti
Şu an bir karar verilmiş mi verilmemiş mi? Seçime gidilirken hakkında bir karar sonucu yoktu. Yalnızca tutukluydu, cumhurbaşkanı adaylığı için mani bir hal yoktu. TRT kameraları hapishaneye gönderildi ve yayınlandı. bu biçimde bir adalet olmaz dedim. Bir insan aday olabiliyorsa, kanıtlanmış sabit cürmü yok hür olmalı dedim. Ben Demirtaş’ı tanımam bilmem, hiç de konuşmadım. Ben fikir beyan ettim. Tutukluluk süreksiz bir haldir. Cürmü kanıtlanmıyorsa ithamdan ibarettir. Mutlaklaşmış evrakları var ise da takip etmedim. Tutukluluk öteki, karar giymek öteki.
Fatih Erbakan’ın ‘Kongreden üç gün evvel Karamollaoğlu bana kelam verip tutmadı’ çıkışı
Gerçek söylemiyor. Şahitler de gelsinler, onlar da işlerine gelirse palavra söylerler. Ben bu kelamlarına şaştım. Ben kendisini üç defa davet ettim. Kendisine Genel Lider Yardımcılığı verelim birlikte çalışalım dedim. Ablası Zeynep Hanım’la birlikte geldi. Partinin haricinde bir yerde görüştük. Kongrede listede olup olmadığını hatırlamıyorum ancak ben kendisine teklif ettim. Prestij edilmedi, Fatih Beyefendi bunun ardına sığınmasın bu dürüstlük olmaz. Ben babasıyla birlikte 40 yıl çalıştım. Bu beni yalancılıkla itham etmek manasına gelir. Ben palavra söylemem, kimseye de iftirada bulunmam. Kusurla bir şey söylemiş olduysem de özür dilerim. Ayıptır ya, ayıp!
bir daha Refah Partisi’ne ağır kelamlar: Erbakan Hoca’ya ihanet ettiler
bir daha Refah isminin kullanılması hukuken hakikat değil. Kapatılan bir partinin amblemi yahut onunla iltisaklı olduğunu gösteren ibareler kullanılamaz. Bir partinin devamı mahiyetinde bir parti kurulamaz. Başsavcılık aslına bakarsan parti kurulduktan daha sonra 30 sayfalık bir layiha göndermiş. Yanlış bir yola girdiler. Yalnızca bize karşı bir hal sergiliyorlar. Erbakan Hoca, Saadet Partisi’nin Genel Lideri olarak hayata veda etti. Kendisi Refah Partisi’ni bundan dolayı kurdu, cürüm işliyor. Üye sayıları da beni ilgilendirmez ve konuşmak istemiyorum o kadar! Bu arkadaşlar babalarına ihanet ettiler. Kendilerine münasebet üretiyorlar. Bu mevzuyu konuşmayı gerçek bulmuyorum, ne halleri var ise görsünler.
Ayasofya Camii’nin açılışına davet almasına karşın gitmemesi
Gittim, namaz da kıldım. Allah razı olsun. Önemsemediğimiz için açılışa gitmedik. bir daha gideceğim. Değerli bir yeri olan, fethin simgesi bir camidir.
YETERLİ Parti’li Lütfü Türkkan’ın şehit ağabebir daha küfrüne yorum yapmaması
Bu konularda siyasi olarak yorum yapmayı hakikat bulmuyorum. Görüntüsünü izlemedim. Doğruysa ıstırap verici. Gerçek olmama ihtimali olduğu için… Ben polemiğe girmek istemiyorum. Olmayan işler varmış üzere gösteriliyor. İktidar bunu kullanıyor. Bahis hakkında ayrıntılı bilgim olmadığında yorum yapmıyorum. Ben GÜZEL Parti’nin de bunu tasvip edeceğine ihtimal vermiyorum.
Cumhurbaşkanı olsanız dış siyaset stratejisi ve devam eden dev projelere ne olacak?
Her biri farklı ayrı ele alınır. İstanbul Kanalı’nı çabucak bırakırız. Etraf istikametinden bize yararlı olmayacak. Ben ‘yap-işlet-devret’e değil, garantilere karşıyım. YHT projelerinin sonuna yaklaşıldı, onları tamamlarız. Tezkereye dayanak vermedik zira ne olduğu belirli mi? Asker nereye gidecek, hangi yabancı asker gelecek aşikâr değil. Suriye’de barışın bir an evvel kurulmasını istiyoruz. Suriye siyaseti en başından beri yanlıştır.
Cumhur İttifakı’na katılma ihtimaliniz yüzde kaç?
Cumhur İttifakı’na katılma ihtimalimizin yüzdesi değil ne olduğunun ortaya konulması lazım. Bugünkü Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne takviye vermeyiz, ortasında de olmayız. Millet İttifakı’yla bir temasımız var.
HDP ile tıpkı ittifakta olma ihtimalimiz olduğunu şimdilik düşünmüyorum. HDP, Türkiye’de yeri geldiği vakit iktidarın açılım sürecinde kullanıldı. Şu anda HDP maalesef, Meclis’i yönetim ediyor mu Küme Başkanvekili. Bu bir meşruiyet ortasında yürüyor. Bir araç ortasında kullanmak yanlış. Yapay bir tansiyon var ve iktidara yaramıyor. Buna bir tahlil bulunmalı. Terörle uğraşta bir muvaffakiyet el edildi. Son vakit içinderda şehitlerimiz artsa da muvaffakiyet elde edildiği kanaati var.
“Dağı taşı bombalıyorlar, gösteri için Kandil’e bayrak dikecekler” açıklaması
kimi vakit muhakkak bir kontekst ortasında bu biçimde bir söz kullanabilirim lakin şu an hatırlamıyorum.
Kılıçdaroğlu için yaptığı ‘babayiğit’ açıklaması
Sayın Kılıçdaroğlu, CHP tarihinde hiç rastlamadığımız bir açılımın içine girdi. Ezanın Türkçe okunması CHP devrinde olmuştu, fakat 1950 seçimlerinden daha sonrasında ezan haline getirildi. Son vakit içinderda da husus gündeme gelince, Kılıçdaroğlu o ismi (Öztürk Yılmaz) partiden ihraç etti. Biz onu Kılıçdaroğlu’nu Kudüs Mitingine davet ettik yaptığı konuşmada arkadaşlarımız senden daha yiğit konuştu dediler. Parti meclisine birinci kez başörtülü bir bayanı aldı. Tüm bunları sıralarken kendisinin takındığı hallere bakındığımızda, bugüne kadar yapılan yanlışlara misal olsun diye konuştu ve biz eski CHP değiliz dedi. Bu yaklaşımı takdir ettiğimi söylüyorum. Kendisini sorgulayıp yaptığı yanlışları kabul ediyor. Helalleşme çıkışına yapan bir beşere ‘hadi sen de oradan’ denilmez, bu İslam’a uymaz.
Oğuzhan Asiltürk vefat ettiğinde aranız nasıldı?
Oğuzhan Beyefendi, Erbakan Hoca ile de yeri geldiğinde tartıştı. Farklı konularda tıpkı görüşte olmadık lakin arbedede etmedik. Ortada güya uçurum varmış bir ortaya gelemezmişiz üzere bir şey yok. Benim oğlum, Oğuzhan Bey’in kızıyla evli.
Ben Sayın Cumhurbaşkanı ile ne konuştuklarını bilmiyorum. Genel manada neler konuşulduğunu aktardı. Oğuzhan Bey’in daha evvelki seçimlerde, Davutoğlu başbakan iken bir ittifak konusu gündeme gelmişti. O devirde kaç vekil istersiniz denildiğinde, Oğuzhan Beyefendi 20-25 küme kuracak bir sayı istedi. Tayyip Beyefendi ‘hayır’ dedi. Gerisinden Oğuzhan Beyefendi 20 noktasında ısrarcı mısınız dediler. Ben 10’u bile kabul ettim. sonrasındasında bize kapı kapatıldı. Biz AK Parti ile selamlaşamadık bile seçime kadar. Allah’tan kendi listelerimizi hazırlayıp seçime girdik, seçime bile giremiyorduk. Bugüne geldiğimizde bu kelam konusu değil. Bugünkü koşullarda kendi amblemimizle gireriz, bize kapılar açılırsa bir grup tercihlerde bulunabiliriz. Bu sistem değişmeden ittifak olmaz. Yarın ne olur bilemem.
Bugünkü koşullarda 15 gün de olsa, belirlenen seçim tarihindilk evvel seçim şayet olmazsa Erdoğan’ın bir daha aday olma bahtı yok. Demek oluyor ki erken seçim olacak.
LGBT hakkında ne düşüyor?
Biz bunu yanlışsız bulmuyoruz. İstanbul Mukavelesi’ni de bütün olarak kabul etmiyoruz. Değer verdiğimiz hususlar var bayana şiddet üzere. Ailenin korunmasını önemsiyoruz. Başkanlar içinde bu görüşme olmadı.
Sivas olayları size bakılırsa bir katliam mı?
Sivas hadiseleri müthiş bir hadise. Bu hadiselerde yalnızca ben suçlamıştım. Allah’tan ki hadiselerin başında yaptığım konuşma TV’lere yansıyınca üzerimdeki ithamları kaldırdılar. Planlanmış olma ihtimali büyük. O dönemki emniyet, istihbarat müdürünün verdiği bilgidir. Bana bir gün daha sonra geldi. 15 gün evvel çelik kuvvetin üçte birini terör hadiseleri niçiniyle gönderdik dediler. Hadise meydana gelirse müdahale gücümüz kalmadı diye yazdım. Aslında kabahat işledim lakin, vali ve emniyet müdürüne karşı sorumluyum.
Benim dahlim olmaya mevzu niye bu noktaya geliyor üzülüyorum. Benim hatam ne ya? Ben onların bütün ailelerine başsağlığı ilettim. Siz itham edeceksiniz. Allah isteği için bu soruyu emniyet müdürüne bir kere sordular mı? Çarpıtmak için. Mesullerini değil niye beni muhatap alıyorsunuz. Kimse emniyet müdürünü yahut valiyi sorgulamıyor. O toplantıyı ben organize etmedim ki.