İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Türkiye’de birinci kere yapılan “AB-Modex Saha Tatbikatı”nı izlemek için geldiği Tekirdağ’da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, “Danıştayın Emniyet genelgesinin yürütmesini durdurma sonucu hakkında neler söylemek istersiniz?” sorusu üzerine Bakan Soylu, müracaat üzerine Danıştayın mevzuyu incelediğini söylemiş oldu.
“Yaptığı incelemede aslında bizim maksadımızı, maksadımızı ortaya koyan bir durdurma gerçekleştirmedi.” diyen Bakan Soylu, şunları kaydetti:
“Orada tahminen de bir hassasiyete dikkat çekti ki oradaki hassasiyet esasen bizim hassasiyetimiz, yani Danıştayın dikkat çektiği hassasiyet hakikat bir hassasiyet. Tahminen yazımda Anayasa’da bütüncüllüğü olduğu için fazlaca altı çizilmeyen, basınla alakalar yani basın özgürlüğü konusundaki bu hassasiyete dikkat çekilmesi konusunda bir irade ortaya koydu.
Biz, o, Anayasa’da var diye bu biçimde bir kıymetlendirme yapmamış arkadaşlar. Burada Danıştayın hassasiyeti hakikat bir hassasiyettir. Arkadaşlarımız da Danıştayımızın bu ortaya koyduğu hassasiyet konusundaki çalışmaları da Danıştayımızla yürütmektedir. Ancak orada temel sıkıntının ana gayesini taşıyan noktada bir eksiklik kelam konusu değil. O hassasiyet pahalandırılacak ve birebir biçimde Danıştayın da istek ettiği biçimde bir düzenlemeyle devam edilecek diye düşünüyorum.”
Bir gazetecinin, “Danıştayın Emniyet genelgesinin yürütmesini durdurma sonucu hakkında neler söylemek istersiniz?” sorusu üzerine Bakan Soylu, müracaat üzerine Danıştayın mevzuyu incelediğini söylemiş oldu.
“Yaptığı incelemede aslında bizim maksadımızı, maksadımızı ortaya koyan bir durdurma gerçekleştirmedi.” diyen Bakan Soylu, şunları kaydetti:
“Orada tahminen de bir hassasiyete dikkat çekti ki oradaki hassasiyet esasen bizim hassasiyetimiz, yani Danıştayın dikkat çektiği hassasiyet hakikat bir hassasiyet. Tahminen yazımda Anayasa’da bütüncüllüğü olduğu için fazlaca altı çizilmeyen, basınla alakalar yani basın özgürlüğü konusundaki bu hassasiyete dikkat çekilmesi konusunda bir irade ortaya koydu.
Biz, o, Anayasa’da var diye bu biçimde bir kıymetlendirme yapmamış arkadaşlar. Burada Danıştayın hassasiyeti hakikat bir hassasiyettir. Arkadaşlarımız da Danıştayımızın bu ortaya koyduğu hassasiyet konusundaki çalışmaları da Danıştayımızla yürütmektedir. Ancak orada temel sıkıntının ana gayesini taşıyan noktada bir eksiklik kelam konusu değil. O hassasiyet pahalandırılacak ve birebir biçimde Danıştayın da istek ettiği biçimde bir düzenlemeyle devam edilecek diye düşünüyorum.”