Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyleki:
“Organize sanayi bölgemiz de birebir azim, heyecan ve çabayla çalışan 1140 fabrikanın sahibi olan müteşebbislerimizi ve personellerimizi başka farklı kutluyorum.
Endüstrici, müteşebbis, iş insanlarımızın daha epeyce istihdam sağlamaları ve üretim için milletim ismine tebrik, imkanlarımızla teşvik ediyoruz. Gaziantep Organize Sanayi bölgesinin 6. etabı faaliyete geçtiğinde fabrika sayımız 2 bini bulacaktır organize sanayi bölgesinde. Bu ‘ey Türkiye uyan, biz Gaziantep olarak nasıl kurtuluş savaşında çaba verdiysek, iktisatta de birebir çabayı veriyoruz’ demektir.
Ne diyor birileri ‘iş yok’… Nankör nankör bunlar. Yan gelip yatarak para kazanmak istiyorlar. Ercan ben ‘Eleman arıyorum’ bulamıyorum diyor. Eskişehir’de de tıpkı şeyi söylemiş olduler. İş arayana, aş arayana ekmek var. Lakin yan gelip yatarak parayı istersen kusura bakma o yok.
Türkiye yerinde duramıyor. Türkiye sıçrıyor. Muhalefetin hiç birisi Türkiye’de ne olup bittiğinin farkında değiller. Yalnızca Gaziantep tek başına 12 milyar dolar ihracat yapar hale geldi. Çalışan, üreten, ihracatta damardan giren bir Türkiye var.
Organize Sanayi Bölgesi Bakanımız Cengiz Bey’e de bilhassa teşekkür ediyorum. Öteki yandan personellerimizin de alın terinin hakkını verecek fiyat siyasetiyle destekliyoruz. Taban fiyatı yüzde 50 oranında arttırarak en düşük 4 bin 253 düzeyine çıkardık. Çalışanın evli ve çocuklu bulunmasına bakılırsa bu sayı daha da yükselmektedir.
Birileri yaptıkları hesapla küçümsemeye kalkmıştı, artık kur düştü lakin birebir şahısların bu hesabı yaptıklarını, görmedik, duymadık, zira hesapları tutmadı. Benim Türk Liram varken ne işin var Dolar, Avro. Türk Lirası, Türk Lirası alışacaksınız buna.
Bu işi merhum Özal da yapmıştı, Türk Lirası’nın onurunu kurtarmıştı, artık tıpkı şeyi biz de yapıyoruz. Bizim baktığımız tek yer milletimizin ne istediğidir. İşçilerimizin hak, hukukunun korunmasıdır. Global güç ve besin meblağlarında yaşanan olağandışı artışları vatandaşlarımıza en az seviyede yansıtmak için sessiz sedasız yükün değerli kısmını kamunun üstüne yansıttık.
Taban fiyat artırımıyla çalışanlarımızın alım gücünü yükselterek fiyat artışlarına karşı muhafazaya çalışıyoruz. Çalışanlarımızın tamamını taban fiyat kadar ki hasılatını gelir ve damga vergilerinden muaf tutarak patronlarımızı de rahatlattık.
Bu hislerle bizleri bu hoş muhabbet sofrasında buluşan kentimizin yöneticilerine Fazilet Soft firmasının sahiplerine ve bilhassa de siz emekçi kardeşlerime teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanınız olarak doğrusu ben alın teriyle şu anda karşımda olan siz kardeşlerimi Allah için seviyorum. Rabbim bu sevginizi, muhabbetimizi daim kılsın. Bu bir muhabbet yoludur, Rabbim seyahatimizi daim kılsın.”
“Organize sanayi bölgemiz de birebir azim, heyecan ve çabayla çalışan 1140 fabrikanın sahibi olan müteşebbislerimizi ve personellerimizi başka farklı kutluyorum.
Endüstrici, müteşebbis, iş insanlarımızın daha epeyce istihdam sağlamaları ve üretim için milletim ismine tebrik, imkanlarımızla teşvik ediyoruz. Gaziantep Organize Sanayi bölgesinin 6. etabı faaliyete geçtiğinde fabrika sayımız 2 bini bulacaktır organize sanayi bölgesinde. Bu ‘ey Türkiye uyan, biz Gaziantep olarak nasıl kurtuluş savaşında çaba verdiysek, iktisatta de birebir çabayı veriyoruz’ demektir.
Ne diyor birileri ‘iş yok’… Nankör nankör bunlar. Yan gelip yatarak para kazanmak istiyorlar. Ercan ben ‘Eleman arıyorum’ bulamıyorum diyor. Eskişehir’de de tıpkı şeyi söylemiş olduler. İş arayana, aş arayana ekmek var. Lakin yan gelip yatarak parayı istersen kusura bakma o yok.
Türkiye yerinde duramıyor. Türkiye sıçrıyor. Muhalefetin hiç birisi Türkiye’de ne olup bittiğinin farkında değiller. Yalnızca Gaziantep tek başına 12 milyar dolar ihracat yapar hale geldi. Çalışan, üreten, ihracatta damardan giren bir Türkiye var.
Organize Sanayi Bölgesi Bakanımız Cengiz Bey’e de bilhassa teşekkür ediyorum. Öteki yandan personellerimizin de alın terinin hakkını verecek fiyat siyasetiyle destekliyoruz. Taban fiyatı yüzde 50 oranında arttırarak en düşük 4 bin 253 düzeyine çıkardık. Çalışanın evli ve çocuklu bulunmasına bakılırsa bu sayı daha da yükselmektedir.
Birileri yaptıkları hesapla küçümsemeye kalkmıştı, artık kur düştü lakin birebir şahısların bu hesabı yaptıklarını, görmedik, duymadık, zira hesapları tutmadı. Benim Türk Liram varken ne işin var Dolar, Avro. Türk Lirası, Türk Lirası alışacaksınız buna.
Bu işi merhum Özal da yapmıştı, Türk Lirası’nın onurunu kurtarmıştı, artık tıpkı şeyi biz de yapıyoruz. Bizim baktığımız tek yer milletimizin ne istediğidir. İşçilerimizin hak, hukukunun korunmasıdır. Global güç ve besin meblağlarında yaşanan olağandışı artışları vatandaşlarımıza en az seviyede yansıtmak için sessiz sedasız yükün değerli kısmını kamunun üstüne yansıttık.
Taban fiyat artırımıyla çalışanlarımızın alım gücünü yükselterek fiyat artışlarına karşı muhafazaya çalışıyoruz. Çalışanlarımızın tamamını taban fiyat kadar ki hasılatını gelir ve damga vergilerinden muaf tutarak patronlarımızı de rahatlattık.
Bu hislerle bizleri bu hoş muhabbet sofrasında buluşan kentimizin yöneticilerine Fazilet Soft firmasının sahiplerine ve bilhassa de siz emekçi kardeşlerime teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanınız olarak doğrusu ben alın teriyle şu anda karşımda olan siz kardeşlerimi Allah için seviyorum. Rabbim bu sevginizi, muhabbetimizi daim kılsın. Bu bir muhabbet yoludur, Rabbim seyahatimizi daim kılsın.”