Suudi gazeteci, köşe muharriri, müellif, eski genel müdür ve el-Arab News Channel’ın evvelki genel yayın direktörü
Cemal Ahmed Kaşıkçı, 18 Eylül 2017’de Suudi Arabistan’dan kaçtı ve sistemli olarak ülkesi Suudi Arabistan ve Muhammed bin Selman hakkında eleştirel yazılar yayınladı.
2 Ekim 2018’de, evlilik hedefiyle gerekli dokümanları almak için İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdiği belirlenen Kaşıkçı’dan tekrar haber alınamadı. Dışarıda Kaşıkçı’yı bekleyen nişanlısı Hatice Cengiz, konsolosluk kapısının kapanmasından daha sonra polise Cemal Kaşıkçı’nın kaybolduğu istikametinde şikayette bulundu.
2 Ekim 2018’de Kaşıkçı’dan, İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten daha sonra bir haber alınamaması üzerine gözaltına alındığı yahut öldürüldüğü tarafında savlar ortaya atıldı.
‘KAMERALAR BOZUK’ SAVI
3 Ekim 2018’de Suudi yetkililer, Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığını söylemesine karşın Türk yetkililer Kaşıkçı’nın içeride bulunduğunu ve hala kayıp olduğunu söz etti. Yetkililerin Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığına dair kamera kaydı imgelerini talep etmelerinden daha sonra Suudi makamları Reuters’a, kamera kayıtlarının çalışmadığını tabir etti.
TÜRKİYE’NİN ORTAYA KOYDUĞU KANITLAR
Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik bir infaz timi tarafınca öldürülmesi hafızalardaki tazeliğini koruyor. Riyad idaresi evvel inkar yolunu seçti. Lakin Türkiye’nin ortaya koyduğu kanıtlar ve yürüttüğü aktif diplomasi işe yaradı. 18 gün daha sonra cinayeti itiraf etmek zorunda kaldı.
ÜST SEVİYE İSİMLERE DOKUNULMADI
Suudi Arabistan, olaya karışanların Türkiye’de yargılanmasına yönelik taleplere olumsuz karşılık verdi. Basına kapalı, şeffaflıktan uzak bir yargılama süreci başlattı. Lakin hadisede sorumluluğu olduğu düşünülen üst seviye isimlere dokunulmadı.
15 KİŞİLİK İNFAZ TİMİNDEN 8’İ KARAR GİYDİ
Riyad Ceza Mahkemesi, 15 kişilik infaz timinden 8’i hakkında karar verdi. Sanıklardan 5’i 20’şer, 1’i 10, öteki 2’si 7’şer yıl mahpus cezasına mahkum edildi.
CEMAL KAŞIKÇI niye ÖLDÜRÜLDÜ?
Ülkesinde git gide daralan özgürlük alanı, on yıllar boyunca yakın durduğu idare ile ortasını açtı.
Aralık 2016’da Independent, Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistanlı yetkililer tarafınca ABD Lideri Donald Trump’ı eleştirdiği için televizyonda program yapmasının yasaklandığını tez etti.
Fikirlerini özgürce söyleyebilmek için ABD’de sürgün ömrünü yeğledi. The Washington Post gazetesinde ülkesindeki ihlallerle ilgili makaleler yazamaya başladı.
Yazıları Riyad’ı rahatsız etti ve ardından susturulması için düğmeye basıldı. Evlilik süreçleri için girdiği konsolosluk binasında, planlı bir biçimde katledildi.
Kaşıkçı’nın talep ettiği evlilik dokümanı için Washington’daki Suudi Büyükelçiliği tarafınca İstanbul Başkonsolosluğuna yönlendirilmesi, bu biçimdelikle cürüm mahalli olarak Türkiye’nin seçilmesi, Körfez medyasının Kaşıkçı’nın Katar, Türkiye ve Müslüman Kardeşler ile kontakları üzerinde durması, öbür hesaplaşmalara işaret ediyor.
KAŞIKÇI’NIN CESEDİ NEREDE?
Ortadan geçen 3 yıla karşın hala karşılıksız kalan sorular var. Onlardan biri de Kaşıkçı’nın cesedinin nerede olduğu.
Birleşmiş Milletler Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard hazırladığı raporda, Kaşıkçı’nın öldürülme şartlarının azap aksiyonu oluşturduğunu, cesede hala ulaşılamamış olmasının “yok etme” hatasını teşkil ettiğini belirtti.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman
CEMAL KAŞIKÇI’YI KİM ÖLDÜRDÜ?
ABD istihbarat raporunda, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesini onaylayan kişinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman olduğu açıklandı.
HATALILAR CEZASIZ KALDI
Kaşıkçı’nın öldürülmesinin 3’üncü yılında, Milletlerarası Basın Enstitüsü’nden adalet daveti geldi. Yapılan açıklamada, “Suudi Arabistan elle tutulur bir bedel ödemedi” denildi. Hatalıların gereken cezayı almamasına reaksiyon gösterildi.
WASHINGTON’DA ADALET DAVETİ
Suudi gazeteci Kaşıkçı, vefatının 3. yılında “Freedom First (Önce Özgürlük)” platformu tarafınca düzenlenen aktiflikte anıldı.
Cemal Kaşıkçı’nın kaleme aldığı köşe yazılarından birleştirilerek oluşturulan yaklaşık 3,5 metre eni ve uzunluğundaki portresi de burada sergilendi.
Kelam konusu aktifliğe Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz’in yanı sıra epeyce sayıda insan hakları savunucusu ve Kaşıkçı’nın ABD’deki arkadaşları katıldı.
Cengiz, merasimde yaptığı konuşmada, “Cemal yalnızca bir gazeteci değildi. Yalnızca Suudi halkının ve Arap dünyasının hakları için savaşan biri de değildi.” sözünü kullandı.
Kaşıkçı’nın Suudi halkının en temel haklarına sahip olması için kalemini kullandığının altını çizen Cengiz, Kaşıkçı’yı harekete geçiren şeyin ise susturulanların sesi olmak olduğunu kaydetti.
Cengiz, Kaşıkçı katledildiğine Donald Trump’ın ABD Lideri olduğunu ve cinayete karşın Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın cezalandırılmadığını, Suudi Arabistan’a silah satışının devam ettiğini anımsatarak, “O periyot lider adayı olan Biden, Cemal Kaşıkçı ve yakınlarının adaleti hak ettiğini söylemiş oldu. Cemal’in boşuna ölmüş olmayacağını söylemiş oldu.” sözünü kullandı.
BIDEN’A DAVET
ABD Lideri Joe Biden’ın halkına ve kendisine “insan haklarını savunma” ve “Suudi Arabistan ile bağlantıları değiştirme” kelamı verdiğini anımsatan Cengiz, şu biçimde devam etti:
“Başkan Biden ve Lider Yardımcısı Harris, ne vakit harekete geçip sözünüzü yerine getireceksiniz? Ne vakit sözlerinizi harekete dökeceksiniz? Biden idaresi verilen kelamlara karşın, Suudi Arabistan ile bağlantılarını her zamanki kadar sürdürecek mi?”
Cengiz, Biden idaresinin bu hafta Suudi Arabistan’a heyet göndermesine de reaksiyon göstererek, “Muhammed bin Selman, Cemal’i benden ve tüm dünyadan aldı. Ondan hesap soracak mısınız? Yoksa katillerini ödüllendirecek misiniz?” tabirini kullandı.
Öte yandan aktiflikte kelam alan konuşmacılar, Cemal Kaşıkçı’nın katilleri için “adalet” daveti yaptı.
Aktifliğin sonunda Kaşıkçı anısına tüm iştirakçiler mum yaktı.
SUUDİ ARABİSTAN’IN WASHİNGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE HAREKET
Ayrıyeten Cemal Kaşıkçı’nın mevt yıl dönümü niçiniyle Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçiliği önünde de hareket düzenlendi.
Ellerinde Kaşıkçı maskesi taşıyan protestocular, “Cemal için Adalet” yazılı pankart açtı.
Cemal Ahmed Kaşıkçı, 18 Eylül 2017’de Suudi Arabistan’dan kaçtı ve sistemli olarak ülkesi Suudi Arabistan ve Muhammed bin Selman hakkında eleştirel yazılar yayınladı.
2 Ekim 2018’de, evlilik hedefiyle gerekli dokümanları almak için İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdiği belirlenen Kaşıkçı’dan tekrar haber alınamadı. Dışarıda Kaşıkçı’yı bekleyen nişanlısı Hatice Cengiz, konsolosluk kapısının kapanmasından daha sonra polise Cemal Kaşıkçı’nın kaybolduğu istikametinde şikayette bulundu.
2 Ekim 2018’de Kaşıkçı’dan, İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten daha sonra bir haber alınamaması üzerine gözaltına alındığı yahut öldürüldüğü tarafında savlar ortaya atıldı.
‘KAMERALAR BOZUK’ SAVI
3 Ekim 2018’de Suudi yetkililer, Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığını söylemesine karşın Türk yetkililer Kaşıkçı’nın içeride bulunduğunu ve hala kayıp olduğunu söz etti. Yetkililerin Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıktığına dair kamera kaydı imgelerini talep etmelerinden daha sonra Suudi makamları Reuters’a, kamera kayıtlarının çalışmadığını tabir etti.
TÜRKİYE’NİN ORTAYA KOYDUĞU KANITLAR
Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik bir infaz timi tarafınca öldürülmesi hafızalardaki tazeliğini koruyor. Riyad idaresi evvel inkar yolunu seçti. Lakin Türkiye’nin ortaya koyduğu kanıtlar ve yürüttüğü aktif diplomasi işe yaradı. 18 gün daha sonra cinayeti itiraf etmek zorunda kaldı.
ÜST SEVİYE İSİMLERE DOKUNULMADI
Suudi Arabistan, olaya karışanların Türkiye’de yargılanmasına yönelik taleplere olumsuz karşılık verdi. Basına kapalı, şeffaflıktan uzak bir yargılama süreci başlattı. Lakin hadisede sorumluluğu olduğu düşünülen üst seviye isimlere dokunulmadı.
15 KİŞİLİK İNFAZ TİMİNDEN 8’İ KARAR GİYDİ
Riyad Ceza Mahkemesi, 15 kişilik infaz timinden 8’i hakkında karar verdi. Sanıklardan 5’i 20’şer, 1’i 10, öteki 2’si 7’şer yıl mahpus cezasına mahkum edildi.
CEMAL KAŞIKÇI niye ÖLDÜRÜLDÜ?
Ülkesinde git gide daralan özgürlük alanı, on yıllar boyunca yakın durduğu idare ile ortasını açtı.
Aralık 2016’da Independent, Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistanlı yetkililer tarafınca ABD Lideri Donald Trump’ı eleştirdiği için televizyonda program yapmasının yasaklandığını tez etti.
Fikirlerini özgürce söyleyebilmek için ABD’de sürgün ömrünü yeğledi. The Washington Post gazetesinde ülkesindeki ihlallerle ilgili makaleler yazamaya başladı.
Yazıları Riyad’ı rahatsız etti ve ardından susturulması için düğmeye basıldı. Evlilik süreçleri için girdiği konsolosluk binasında, planlı bir biçimde katledildi.
Kaşıkçı’nın talep ettiği evlilik dokümanı için Washington’daki Suudi Büyükelçiliği tarafınca İstanbul Başkonsolosluğuna yönlendirilmesi, bu biçimdelikle cürüm mahalli olarak Türkiye’nin seçilmesi, Körfez medyasının Kaşıkçı’nın Katar, Türkiye ve Müslüman Kardeşler ile kontakları üzerinde durması, öbür hesaplaşmalara işaret ediyor.
KAŞIKÇI’NIN CESEDİ NEREDE?
Ortadan geçen 3 yıla karşın hala karşılıksız kalan sorular var. Onlardan biri de Kaşıkçı’nın cesedinin nerede olduğu.
Birleşmiş Milletler Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard hazırladığı raporda, Kaşıkçı’nın öldürülme şartlarının azap aksiyonu oluşturduğunu, cesede hala ulaşılamamış olmasının “yok etme” hatasını teşkil ettiğini belirtti.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman
CEMAL KAŞIKÇI’YI KİM ÖLDÜRDÜ?
ABD istihbarat raporunda, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesini onaylayan kişinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman olduğu açıklandı.
HATALILAR CEZASIZ KALDI
Kaşıkçı’nın öldürülmesinin 3’üncü yılında, Milletlerarası Basın Enstitüsü’nden adalet daveti geldi. Yapılan açıklamada, “Suudi Arabistan elle tutulur bir bedel ödemedi” denildi. Hatalıların gereken cezayı almamasına reaksiyon gösterildi.
WASHINGTON’DA ADALET DAVETİ
Suudi gazeteci Kaşıkçı, vefatının 3. yılında “Freedom First (Önce Özgürlük)” platformu tarafınca düzenlenen aktiflikte anıldı.
Cemal Kaşıkçı’nın kaleme aldığı köşe yazılarından birleştirilerek oluşturulan yaklaşık 3,5 metre eni ve uzunluğundaki portresi de burada sergilendi.
Kelam konusu aktifliğe Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz’in yanı sıra epeyce sayıda insan hakları savunucusu ve Kaşıkçı’nın ABD’deki arkadaşları katıldı.
Cengiz, merasimde yaptığı konuşmada, “Cemal yalnızca bir gazeteci değildi. Yalnızca Suudi halkının ve Arap dünyasının hakları için savaşan biri de değildi.” sözünü kullandı.
Kaşıkçı’nın Suudi halkının en temel haklarına sahip olması için kalemini kullandığının altını çizen Cengiz, Kaşıkçı’yı harekete geçiren şeyin ise susturulanların sesi olmak olduğunu kaydetti.
Cengiz, Kaşıkçı katledildiğine Donald Trump’ın ABD Lideri olduğunu ve cinayete karşın Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın cezalandırılmadığını, Suudi Arabistan’a silah satışının devam ettiğini anımsatarak, “O periyot lider adayı olan Biden, Cemal Kaşıkçı ve yakınlarının adaleti hak ettiğini söylemiş oldu. Cemal’in boşuna ölmüş olmayacağını söylemiş oldu.” sözünü kullandı.
BIDEN’A DAVET
ABD Lideri Joe Biden’ın halkına ve kendisine “insan haklarını savunma” ve “Suudi Arabistan ile bağlantıları değiştirme” kelamı verdiğini anımsatan Cengiz, şu biçimde devam etti:
“Başkan Biden ve Lider Yardımcısı Harris, ne vakit harekete geçip sözünüzü yerine getireceksiniz? Ne vakit sözlerinizi harekete dökeceksiniz? Biden idaresi verilen kelamlara karşın, Suudi Arabistan ile bağlantılarını her zamanki kadar sürdürecek mi?”
Cengiz, Biden idaresinin bu hafta Suudi Arabistan’a heyet göndermesine de reaksiyon göstererek, “Muhammed bin Selman, Cemal’i benden ve tüm dünyadan aldı. Ondan hesap soracak mısınız? Yoksa katillerini ödüllendirecek misiniz?” tabirini kullandı.
Öte yandan aktiflikte kelam alan konuşmacılar, Cemal Kaşıkçı’nın katilleri için “adalet” daveti yaptı.
Aktifliğin sonunda Kaşıkçı anısına tüm iştirakçiler mum yaktı.
SUUDİ ARABİSTAN’IN WASHİNGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE HAREKET
Ayrıyeten Cemal Kaşıkçı’nın mevt yıl dönümü niçiniyle Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçiliği önünde de hareket düzenlendi.
Ellerinde Kaşıkçı maskesi taşıyan protestocular, “Cemal için Adalet” yazılı pankart açtı.