Global binek araç satışlarının yüzde 50’sinin 2032’ye kadar elektrikli araçlardan oluşması beklenirken, bu dalda esaslı altyapı çalışmaları sürat kazanacak.
Norveç merkezli DNV şirketi tarafınca hazırlanan ve çevreci araçlara ait öngörüleri içeren “Güç Dönüşümü Görünümü 2021” başlıklı rapordan derlenen bilgilere nazaran, geçen yıl yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını sebebiyle düşen emisyonlar, bu yılın başından itibaren süratle yükseldi.
Rapora nazaran, global güç talebinin 30 yıl ortasında yüzde 19’dan yüzde 38’e çıkacağı öngörülüyor. Elektriğin pak ve sürdürülebilir kaynaklardan üretilmesi emisyonların radikal artışını önlemede kıymetli hale geliyor.
Güneş ve rüzgâr gücünün 2050’de şebeke elektrik üretiminin yüzde 70’ini karşılayacak duruma geleceği öngörülen rapora bakılırsa, fosil kaynakların bu alanda kullanmasının toplam kaynaklar ortasındaki hissesi yüzde 13 olacak.
Ulaşım, elektrik, ısıtma ve soğutma üzere alanlarda artan güç gereksiniminde elektrik üretiminin nizamlı, istikrarlı ve sürdürülebilir bir biçimde devam etmesi için karbonsuzlaştırılmış güç sistemlerinin depolama teknolojileri ile desteklenmesi gerekiyor.
Elektrikli araçlar esaslı altyapı çalışmalarına sürat kazandıracak
Ulaşımda talep tarafında Çin, Avrupa ve ABD’de binek ve ticari taşıtların elektrikli araçlarla ikamesi istikametinde çalışmalar devam ediyor. Bu üç bölgede elektrikli taşıtların sayısı süratle artıyor, bilhassa Avrupa’da elektrikli araçların satın alınmasına yönelik teşvik ve vergi dayanak paketleri tüketicilerin hizmetine sunuluyor.
Global binek araç satışlarının yüzde 50’si 2032’ye kadar elektrikli araçlardan oluşacak. Araçların elektrikli olması, emisyonların ulaşımda azalmasını desteklerken, bu dalda esaslı altyapı çalışmalarına sürat kazandıracak.
Dünya genelinde üç çeşit elektrikli taşıtta üretim maliyetleriyle bir arada eser maliyeti de düşecek. Bunlar içinde binek araçlar, ticari araçlar ile iki yahut üç tekerlekli taşıtlar yer alıyor.
Teknolojik gelişmelerde ise Avrupa’da elektrikli araçlar için gerekli batarya büyüklüğü saatte 49 kilovatsaatten 10 yıl ortasında 100 kilovatsaate çıkacak. Bu alandaki kapasite, elektrikli araçlardaki en büyük telaş olan menzil ölçeğinin de daha emniyetli olmasını sağlayacak, kapasite artışı ayrıyeten elektrikli araçları daha alımlı hale getirecek.
Türkiye’de de elektrikli ve hibrit araçlara ilgi artıyor
Memleketler arası Güç Ajansı’nın raporuna bakılırsa, geçen yıl dünya genelinde satılan elektrikli araçların sayısı yüzde 41 artışla 3 milyon düzeyinde gerçekleşti. Elektrikli araç satışları geçen yıl dünyadaki toplam araç satışlarının yüzde 4,6’sını oluşturdu.
Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) datalarına göre, Türkiye’de ağustos sonu prestijiyle 8 aylık toplam elektrikli araba satışı 1196’ya, hibrit araba satışı da 32 bin 885’e ulaştı.
Dünyada olduğu üzere Türkiye’de de elektrikli ve hibrit araç pazarına ilgi artıyor.
Norveç merkezli DNV şirketi tarafınca hazırlanan ve çevreci araçlara ait öngörüleri içeren “Güç Dönüşümü Görünümü 2021” başlıklı rapordan derlenen bilgilere nazaran, geçen yıl yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını sebebiyle düşen emisyonlar, bu yılın başından itibaren süratle yükseldi.
Rapora nazaran, global güç talebinin 30 yıl ortasında yüzde 19’dan yüzde 38’e çıkacağı öngörülüyor. Elektriğin pak ve sürdürülebilir kaynaklardan üretilmesi emisyonların radikal artışını önlemede kıymetli hale geliyor.
Güneş ve rüzgâr gücünün 2050’de şebeke elektrik üretiminin yüzde 70’ini karşılayacak duruma geleceği öngörülen rapora bakılırsa, fosil kaynakların bu alanda kullanmasının toplam kaynaklar ortasındaki hissesi yüzde 13 olacak.
Ulaşım, elektrik, ısıtma ve soğutma üzere alanlarda artan güç gereksiniminde elektrik üretiminin nizamlı, istikrarlı ve sürdürülebilir bir biçimde devam etmesi için karbonsuzlaştırılmış güç sistemlerinin depolama teknolojileri ile desteklenmesi gerekiyor.
Elektrikli araçlar esaslı altyapı çalışmalarına sürat kazandıracak
Ulaşımda talep tarafında Çin, Avrupa ve ABD’de binek ve ticari taşıtların elektrikli araçlarla ikamesi istikametinde çalışmalar devam ediyor. Bu üç bölgede elektrikli taşıtların sayısı süratle artıyor, bilhassa Avrupa’da elektrikli araçların satın alınmasına yönelik teşvik ve vergi dayanak paketleri tüketicilerin hizmetine sunuluyor.
Global binek araç satışlarının yüzde 50’si 2032’ye kadar elektrikli araçlardan oluşacak. Araçların elektrikli olması, emisyonların ulaşımda azalmasını desteklerken, bu dalda esaslı altyapı çalışmalarına sürat kazandıracak.
Dünya genelinde üç çeşit elektrikli taşıtta üretim maliyetleriyle bir arada eser maliyeti de düşecek. Bunlar içinde binek araçlar, ticari araçlar ile iki yahut üç tekerlekli taşıtlar yer alıyor.
Teknolojik gelişmelerde ise Avrupa’da elektrikli araçlar için gerekli batarya büyüklüğü saatte 49 kilovatsaatten 10 yıl ortasında 100 kilovatsaate çıkacak. Bu alandaki kapasite, elektrikli araçlardaki en büyük telaş olan menzil ölçeğinin de daha emniyetli olmasını sağlayacak, kapasite artışı ayrıyeten elektrikli araçları daha alımlı hale getirecek.
Türkiye’de de elektrikli ve hibrit araçlara ilgi artıyor
Memleketler arası Güç Ajansı’nın raporuna bakılırsa, geçen yıl dünya genelinde satılan elektrikli araçların sayısı yüzde 41 artışla 3 milyon düzeyinde gerçekleşti. Elektrikli araç satışları geçen yıl dünyadaki toplam araç satışlarının yüzde 4,6’sını oluşturdu.
Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) datalarına göre, Türkiye’de ağustos sonu prestijiyle 8 aylık toplam elektrikli araba satışı 1196’ya, hibrit araba satışı da 32 bin 885’e ulaştı.
Dünyada olduğu üzere Türkiye’de de elektrikli ve hibrit araç pazarına ilgi artıyor.