celikci
New member
2020'de ABD ve Fransa'da ırkçılık hortladı
2020'nin mayıs ayı sonlarında Amerika Birleşik Devletleri'nde kameralar önünde bir vahşet yaşandı. Ülkenin Minneapolis kentinde siyahi George Floyd, 25 Mayıs'ta gözaltı işlemleri sırasında polisin boğazına basması ile nefessiz kalarak hayatını kaybetti. Yani öldürüldü.
George Floyd'un ölmeden önce polise defalarca ''Nefes alamıyorum. Lütfen'' diye seslendiği anlar çevreden geçenler tarafından cep telefonlarıyla kaydedildi.
Floyd ilk değildi. Sadece bardağı taşıran son damlaydı. Kameralarının önünde boğularak öldürülmesi ülkede ırkçılık tartışmalarını yeniden başlattı. Sokaklar şiddetli çatışma görüntülerine sahne oldu. Çok sayıda ABD'li silahlandı.
3 Kasım'daki başkanlık yarışı öncesi yaşanan olaylar Donald Trump'ın seçim çalışmalarını sarstı. Trump yönetimi göstericileri dağıtması için Ulusal Muhafız Birlikleri'ni görevlendirdi. ABD sokaklarında askeri araçlar devriye gezdi.
ABD'li ünlüler dünyası Floyd eylemlerine sessiz kalmadı. NBA karıştı. Sporcular Black Lives Matter eylemine destek için maçları boykot etti. 3 ulusal ligde daha maçlar oynanmadı.
Polis ve ordunun bastıramadığı eylemler ''Black Lives Matter-Siyahların Hayatı Önemlidir'' hareketine dönüştü. Floyd'un ölümünden sorumlu polisler tepkiler üzerine tutuklandı. Amerika'daki polis şiddeti ve ırkçılık karşıtı eylemler küresel boyut kazandı. Aşırı sağ politikalar ve ırkçılığın yükseldiği Avrupa'da insanlar sokaklara döküldü.
Fransa renk, dini ve etnik ayrışmanın zirveye çıktığı Avrupa ülkesi oldu. Fransız öğretmen Samuel Paty bir derste Hz. Muhammed'in karikatürünü göstererek hakaret etmiş, radikal İslamcı Çeçenistan kökenli bir öğrencisi tarafından öldürülmüştü. Olay, Fransa'da laiklik ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Seçime hazırlanırken koltuğu sallanan ve iç istikrarı bir türlü sağlayamayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesindeki Müslümanları hedef aldı. Camiler kapatıldı.
Charlie Hebdo dergisi Hz. Muhammed'e hakaret içerikli karikatürleri binasına astı. Olayla ilgili sayısının kapağında ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hedef alındı.
Yılın son günlerinde yayınlanan bu görüntüler Macron'un itibarını yerle bir etti. İki Fransız polisi bir siyahiyi darp ederken görüntülendi. Üstelik aynı olaydan suçsuz diye serbest bırakılan bu iki polisin deşifre edilmesiyle Fransa sokakları yine karıştı. Sarı Yelekliler'in eylemlerine polise ayrıcalık tanıyan ve ırkçı bir tasarı olarak görülen yasaya karşıtları da eklendi. Fransızlar Macron'un istifasını istiyor.
2020'nin mayıs ayı sonlarında Amerika Birleşik Devletleri'nde kameralar önünde bir vahşet yaşandı. Ülkenin Minneapolis kentinde siyahi George Floyd, 25 Mayıs'ta gözaltı işlemleri sırasında polisin boğazına basması ile nefessiz kalarak hayatını kaybetti. Yani öldürüldü.
George Floyd'un ölmeden önce polise defalarca ''Nefes alamıyorum. Lütfen'' diye seslendiği anlar çevreden geçenler tarafından cep telefonlarıyla kaydedildi.
Floyd ilk değildi. Sadece bardağı taşıran son damlaydı. Kameralarının önünde boğularak öldürülmesi ülkede ırkçılık tartışmalarını yeniden başlattı. Sokaklar şiddetli çatışma görüntülerine sahne oldu. Çok sayıda ABD'li silahlandı.
3 Kasım'daki başkanlık yarışı öncesi yaşanan olaylar Donald Trump'ın seçim çalışmalarını sarstı. Trump yönetimi göstericileri dağıtması için Ulusal Muhafız Birlikleri'ni görevlendirdi. ABD sokaklarında askeri araçlar devriye gezdi.
ABD'li ünlüler dünyası Floyd eylemlerine sessiz kalmadı. NBA karıştı. Sporcular Black Lives Matter eylemine destek için maçları boykot etti. 3 ulusal ligde daha maçlar oynanmadı.
Polis ve ordunun bastıramadığı eylemler ''Black Lives Matter-Siyahların Hayatı Önemlidir'' hareketine dönüştü. Floyd'un ölümünden sorumlu polisler tepkiler üzerine tutuklandı. Amerika'daki polis şiddeti ve ırkçılık karşıtı eylemler küresel boyut kazandı. Aşırı sağ politikalar ve ırkçılığın yükseldiği Avrupa'da insanlar sokaklara döküldü.
Fransa renk, dini ve etnik ayrışmanın zirveye çıktığı Avrupa ülkesi oldu. Fransız öğretmen Samuel Paty bir derste Hz. Muhammed'in karikatürünü göstererek hakaret etmiş, radikal İslamcı Çeçenistan kökenli bir öğrencisi tarafından öldürülmüştü. Olay, Fransa'da laiklik ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Seçime hazırlanırken koltuğu sallanan ve iç istikrarı bir türlü sağlayamayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesindeki Müslümanları hedef aldı. Camiler kapatıldı.
Charlie Hebdo dergisi Hz. Muhammed'e hakaret içerikli karikatürleri binasına astı. Olayla ilgili sayısının kapağında ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hedef alındı.
Yılın son günlerinde yayınlanan bu görüntüler Macron'un itibarını yerle bir etti. İki Fransız polisi bir siyahiyi darp ederken görüntülendi. Üstelik aynı olaydan suçsuz diye serbest bırakılan bu iki polisin deşifre edilmesiyle Fransa sokakları yine karıştı. Sarı Yelekliler'in eylemlerine polise ayrıcalık tanıyan ve ırkçı bir tasarı olarak görülen yasaya karşıtları da eklendi. Fransızlar Macron'un istifasını istiyor.